GÜNEŞLİ DÜŞÜNCE RESİMLERİ
/gökyüzünün dediklerini anlarım. . . /
bulutlarımla gölge olsam üstüne, şöyle günün en yangın saatlerinde
biliyorum sen gene güneşi isteyeceksin, dalına çiy düşmüş yüreğinle
yağmursuz ve serapsız çöllere saklayarak, gözyaşının son damlasını
yelpaze gibi açılmış güçlü kollarınla, dağıtacaksın bütün bulutları. . .
---bir galerinin ilk iklimine bakıyoruz,
şenliğe çıkmış okyanus kadırgaları, öylesine dalgalanıyorlar ki
göktaşı kuşlarının kanatlarında, her biri gökyüzünden de mavi
ölümsüz ayak seslerini dinleyip, yolunu seçerken aynı izlerden
çocuk çığlığı gibi esen rüzgarlar, dolduruyor bütün yelkenlerini.
*
/ama sonsuzluk ölçülebilir mi, bilemem. . . /
gözden kaybolduğunu sanma gidenin, uzatsan elini yakalayacaksın
onun yönü farklı değil senin geldiğin yönden, dikkat et anlayacaksın
bir kristal dehliz işte, hangi renge boyalıysa içi, öyle görünür dışarısı
yeter ki vazgeçilmez sevdan güneş olsun ve esirgemesin ışıklarını. . .
--- duvarda açan çiçeklere
öyle sevdalılar ki güneşe çiçekler, her birinde bir başka rengi
ışık düşmese bile üzerlerine, kendi göbek bağları ana memesi
bir yaprak konar belki arada, duvardaki saatin bilmem kaçına
bu bahanesindendir yaşamın, akrep olup sokmak için hedefi.
*
/ya düşüncenin derinliği. . . /
ve çiçekleri, dağ evlerini ve denizleri, şimdi çocukları alalım yanımıza
çizelim resimlerini hepsinin tertemiz kağıtlara, parmak boyalarımızla
sonra güneşe soralım gökyüzünden, anlat düşündüklerini bize diyelim
o anlatsın biz dinleyelim, o anlatsın biz düşünelim, gülümseyelim. . .
--- dudağında bir gülümseme, güneş gibi
bak ne güzel gülüyorsun şimdi, haydi anlat bana düşündüklerini
seni sevdiğim için mi yoksa, çok daha derinde midir nedenleri
yani bir atlıkarınca mısın, okyanus kadırgaları ile yarışa çıkmış
ya da göktaşı kuşlarının kanatlarında mısın, güneşe yol alır gibi.
yoksa güneş sen misin. . .
*
/saat kaç, gece söz anlamaz, günü burada bekleyelim. . . /
Cevat Çeştepe